19 Haziran 2014 Perşembe

Çatlak Kurabiye



Birgün Kemeraltı'na gidelim annecim, "Zahmetsiz" yeriz. Neden zahmetsiz anne? Çünkü kılçıksız geliyor balık böylece zahmetsizce yiyoruz. Ama yapanlar için oldukça zahmetli!!!
Büyüdükçe hayatımda böylece durup düşündüğüm anlar çoğalıyor. Kalakalıyorum öylece, hep bakmadığım tarafı görüyor, hep düşünmemiş olduğumu önüme bırakıveriyor. 
Bu kurabiyeler de oldukça zahmetsiz, hem yapan hem yiyen için üstelik :)) Az yağlı ve az şekerli, buradaki ölçü 1 tepsilik ölçü, fazlası için iki katına çıkarmalısınız. Tarifi hayatimdakidler.com 'dan aldım. İsterseniz oradaki tatlı anlatıma da bi göz atın :) Çok teşekkürler bu arada. 
Haaa unutmadan; siz kurabiyelerin üzerine hafifçe bastırmayı unutmayın benim gibi olur mu?

Malzemeler:
1 yumurta
1 ajda çay bardağı toz şeker
1 yemek kaşığı oda sıcaklığında yumuşak tereyağı
1 pkt vanilya (ben kullanmıyorum)
1 pkt kabartma tozu
25 gr kakao
1,5 ajda çay bardağı un
1,5 yemek kaşığı süt

Üzeri için: Pudra şekeri

Yapılışı:
Öncelikle şeker ve yumurtayı mikserle güzelce çırpıyoruz. Tereyağını ilave edip birbirlerine karışana dek yeniden çırpıyoruz. Bu arada kuru malzemeleri bir kaba eliyoruz. Yağ-şeker-yumurta karışımına kuru malzemeleri ekleyip sütü de koyduktan sonra karışımımızı macun haline gelene dek karıştırıyoruz. Sütü fazla koyarsak kurabiyemiz keke dönüşebilir. Macun kıvamı sizi yanıltmasın çünkü bu karışım buzdolabında yarım saat kadar dinlendiğinde kolayca yuvarlanacak. O yüzden üzerini örtüp buzdolabında dinlendirme aşamasını lütfen atlamayın. ( buzlukta değil, dolabın normal kısmında dinlendiriyoruz)
Pudra şekerini eleyerek geniş ve hafif çukur bir tabağa alıyoruz. 
2,5-3 cm boyunda ( küçük bir ceviz kadar) toplar yapıp her tarafını pudra şekerine buluyoruz. Yağlı kağıt serili tepsiye mutlaka aralık bırakarak diziyoruz. Üzerlerine hafifçe bastırıyoruz. Kurabiyelerimiz hafifçe yayılacakları  için boşluk bırakıyoruz. Ben üzerlerine bastırmayı unuttuğum için biraz tombikçe oldular ama asla lezzetinden birşey kaybetmediler. 
170 derecede önceden ısıtılmış fırında 9-10 dk kadar pişiriyoruz. 10 dk'yı aşmamak önemli çünkü o zaman kurabiyelerimizin içi yumuşak kalmaz. 
Fırından ilk çıktıkları anda dokunsanız içine çöküverecek gibi yumuşak olmalılar, biraz beklediklerinde toparlandıklarını göreceksiniz. Eğer pişmediğini düşünürseniz ve pişme süresini uzatırsanız sonrasında kaya gibi sert kurabiyelere dönüşebilirler.

*Hayatında; bakmadığı yerleri gören, düşünmediklerini düşündüren, daima ilerlemek gerektiğini sürekli hatırlatan bir rehber lazım insana. Tabi mesele onun kim olduğunu da görebilmekte...

14 Haziran 2014 Cumartesi

Ev Yapımı Grissini



Ayy bu ne sıcak yahu diye hayıflanacağımız günler hayırlısıyla başladı. Her sabah şu caanım güneşi görmek her ne kadar insanın içini güzel bir enerjiyle doldursa da bugün ne yapıyoruz anne sorusunu her gün duyacağımız şu günlerde zaman zaman zor olacak kesin. Yine de görüp göreceğimiz zorluk bu olsun şikayet etmeyelim. Şu grissinileri kaç kere yaptım üstüste bilmiyorum. Tarif 40fırınekmek sitesinden, yıllardır hayal kırıklığına uğratmadı beni. Gevrekliğini hiç kaybetmiyor. Yapıp koyun mutfağa gelen giden tırtıklasın. Kraker yerine ellerinizden çıkan bu nefis grissinileri yesin çocuklarınız. Kurabiye kalıbıyla şekillendirip bir dip sosla servis etmek de bir sunum fikri olarak aklınızda bulunsun.

Malzemeler:
3 su bardağı beyaz un
1,5 tatlı kaşığı toz maya 
1 silme tatlı kaşığı tuz
1 su bardağı oda sıcaklığında su
5 çorba kaşığı zeytinyağı
2 tatlı kaşığı çörekotu
2 tatlı kaşığı susam 

Üzerine: dilerseniz 2 çorba kaşığı zeytinyağı ve 4 çorba kaşığı su karışımını çatalla çırpıp fırçayla sürebilirsiniz. Ben hiçbir şey sürmüyorum.

Yapılışı:
Tüm kuru malzemeleri geniş bir kapta harmanlıyoruz. Yağı ve azar azar suyu ekleyerek 7-8 dakika boyunca yoğuruyoruz. Oldukça yumuşak, elimize yapışmayan, kolayca şekil alan bir hamurumuz oluyor. Unun markasına ve cinsine göre değişebileceğinden suyu azar azar ekliyoruz, az gelirse yine azar azar ilave edebilirsiniz. Üzerini örterek ılık bir yerde 45-50 dk mayalandırıyoruz. 
Sonrasında hamuru 2 parçaya ayırıyoruz. Un serpilmiş bir zeminde mümkün mertebe kare veya dikdörtgen şekilde oklavayla açıyoruz. İstediğimiz kalınlık 2-3 mm kadar. 
Fırın tepsimizin boyutuna göre dilersek bu hamuru önce enine ikiye keserek daha kısa grissiniler yapabiliriz. Ya da uzun uzun direk keskin bir bıçakla kesebiliriz. Dilediğiniz kalınlıkta kesebilirsiniz, serçe parmağından daha kalın olmasın sadece. Ve ortalama aynı kalınlıkta kesmeye çalışın. 
Yağlı kağıt serili bir tepsiye kestiğimiz her bir parçayı hafif sündürerek ve pişerken çekip küçülmesin diye baş ve uç kısımlarından hafifçe bastırarak sadece birbirlerine değmeyecek kadar alan bırakıp sıralıyoruz. Çok fazla aralık bırakmanıza gerek yok, yapışmasınlar yeter. Bu ölçülerle çok sıkı sıralarsanız 2 tepsi, yoksa 3 tepsi grissini elde edersiniz. 
Tariften farklı olarak ben tepsi mayalandırması yapmadan direk 180-190 derecede önceden ısıtılmış fırına sürüyorum, daha çıtır ve fazla kabarmamış grissinilerim oluyor ve yemesi daha keyifli oluyor. Eğer üzerine yağ-su karışımından sürmek isterseniz de fırına vermeden hemen önce sürmelisiniz. Dediğim gibi ben sürmüyorum ve direk o şekilde fırına sürüyorum. Sonrasında fırından fırına değişebilmekle birlikte 15-18 dk arası pişiriyoruz. Gözünüz hep üzerinde olsun, asla kendi haline bırakmayın. Hele pişme süresinin sonlarına doğru bir anda renkleri koyulaşabilir. Hepsini pişirdikten sonra dilerseniz fırınınız soğurken içinde bırakarak daha kıtır olmalarını sağlayabilirsiniz. Ya da yerken size yumuşak gelirse yeniden fırınlayıp çıtırlaştırabilirsiniz. İçine susam ve çörek otu koymak tamamen opsiyonel, siz sade ya da dilediğiniz başka baharatlarla yapabilirsiniz. 

*Yemekli misafirler için sade şekilde pişirip sofrada sunmak güzel bir atıştırmalık oluyor.

*Ev yapımı mutluluk kadar benzersiz bir haftasonu diliyorum.

13 Haziran 2014 Cuma

Beze



Öyle bir memlekette yaşıyoruz ki değil güzel güzel yemek bloguna tarif eklemek, hayatına normal olarak devam edebilmek imkansızlaşıyor ... Her gün bir olay, her gün yeniden nefessiz kalmak... Her şeyin süt liman olmasını beklediğim sürece anladım ki eklenmeyi bekleyen bir sürü tarif durduğu yerde duracak. Kızıma bırakacağım resimli tarif defteri benim için burası. Sofrasında gördüğü, tattığı, sevdiği, şu an sevmediği ne varsa eklemeye çalışıyorum. O yüzden dilerim ki artık kötü günler geride kalmış olsun, yaklaşan ramazan'ın manevî huzuru her yanı sarsın. 
Bugün okulların tatile girmesiyle birlikte pek çok annenin, anneannenin, babannenin mesaisi başladı, hepimize hayırlı uğurlu olsun. Çocuklarımızı aktiviteye boğmak, nefes alacak zaman bırakmamak benim tercih ettiğim bir durum değil. Can sıkıntısıyla başbaşa kalan bir çocuğun yaratıcılığı inanılmaz çalışmaya başlıyor. Her şey dozunda ve kararında güzel, o yüzden tatil kimse için işkenceye dönüşmesin. Ara sıra sıkılmalarına müsade edelim, çocuk olmanın tadını çıkarmalarına vesile olalım ...
Tatil tatlı başlasın tatlı bitsin dileğiyle evde illaki kalıp çoğu vakit çöpe giden yumurta beyazlarını hep yaptığım gibi bezeye dönüştürdüm. Aslında kolay olduğu için buraya eklemeye hiç tenezzül etmemiştim. Ama kızım öyle çok seviyor ki bunları, hem çocuklu evlerin nispeten sağlıklı olabilecek bir atıştırmalığı olması sebebiyle hem de bilmeyenler olabilir düşüncesiyle eklemeye karar verdim. 

Malzemeler:
1 yumurta akı
1 fiske tuz
1 küçük çay bardağı toz şeker

Yapılışı:
Öncelikle yumurta beyazına tek damla bile sarısı karışmamış olmalı ve oda sıcaklığında olmalı. Sarısı karıştığı anda istediğimiz kabarıklığı hiç elde edemiyoruz.
Yumurta beyazı ve bir fiske tuzu tamamen kuru bir kaba alarak çırpmaya başlıyoruz. Yaklaşık 2-3 dk çırptıktan sonra toz şekeri 1 çorba kaşığı ekleyip çırpmaya devam ediyoruz, bu şekilde çırpmaya devam ederken 1'er dakika aralıklarla 1'er çorba kaşığı toz şeker ilave ediyoruz. Şeker tamamen bitinceye kadar aynı şekilde çırpmaya devam ediyoruz. Mikserin hızını yükselterek yumurta beyazları kabarıp mikserin ucunu kaldırdığımız zaman akmayana kadar çırpmaya devam ediyoruz.
Sonrasında yağlı kağıt serili bir tepsiye aralıklı olarak ister alt resimdeki gibi anne usulü çay veya tatlı kaşığıyla ( 1 çay kaşığı veya 1 tatlı kaşığı alarak parmağımızın ucuyla tepsiye sıyırmak suretiyle) ya da üst resimdeki gibi bir sıkma torbasına doldurarak şekilli sıkmak suretiyle 110 derecelik soğuk fırına atıyoruz. 1 saate yakın kontrollü olarak pişiriyoruz. Sonrasında fırın soğurken de içinde bırakıyoruz. Böylece dışı gevrek içi hafif sakızımsı bezelerimiz oluyor. Dilerseniz daha iri de yapabilirsiniz, ben minik yapmayı tercih ediyorum. Hem yemesi kolay oluyor hem pişmesi.
Ben kitchenaid marka mikser kullanıyorum, mikserinizin motoruna güveniyor olmalısınız, baya çalışacak zira :) 

*Her yumurta beyazına 1 küçük çay bardağı toz şeker olacak şekilde miktarı arttırabilirsiniz.

*Ağız tadıyla geçen günlerin çok olduğu bir tatil diliyorum herkese...