26 Kasım 2013 Salı

Patates Keki



İnsan yeni yeni tarifler denemeye kaptırdıkça kendini, tarif defterlerine tatlı hatıralarıyla yerleşmiş tarifleri unutuyor bazen. Hep severek yaptığım bu nefis kek benim defterime henüz bloglarımızın olmadığı zamanlarda güzel bir günün hatırasıyla Serap Ablamın ellerinden yerleşti. Elinin değdiği her şeyi güzel yapan ablama yeniden teşekkür ederim. Çocuklu evlerde özellikle kurtarıcı olacaktır. Malzeme açısından çeşitlendirmeye de müsait. Çocuklar demişken; hayatımızın ne kadar da merkezine konumlanıyorlar değil mi? Her şeyi ama her şeyi onlara göre planlıyoruz. Bilerek, isteyerek, zevkle...
Uçakta cam kenarı onların, her yemeğin en güzel lokması onların, en güzel kahvaltı, en içten kahkaha, en masum uyku onların... Onlar yiyince doyarız, onlar sevince biz daha çok severiz, onlar mutlu olunca gülümseriz... Her yaşta aynıdır bu döngü, hiç ama hiç değişmez... Nerdeyse 35'ime yaklaşırken ( çok yaklaşmış olabilirim, yine de böyle söylemek sanki daha çook varmış gibi hissettiriyor :)) annemin, kazara telefonda öksürecek olsam noldu, hasta mısın, niye öksürdün demesinin başka mantıklı açıklaması olabilir mi?? Hayır annecim, bi yudumcuk çay alayım dedim boğazıma kaçtı o da... 
Anne bile olsam annemin minik kızıyım onun için ve sanırım hep öyle kalıcam. Anneannemle annemin diyaloglarını dinledikçe bu durumu artık kabullenmem gerektiğine kanaat getirdim. Annelik böyle bi duygu, sonsuz endişeyi hiiç kimselere çaktırmadan kalbinde evirip çevirip bi şekilde mantıklı kalabilmeyi başarmak... 
Her şeyi bilen, her durumu çözeniz onların gözünde.. Ergenlikte bu durum kimi zaman tersine dönmüş gibi görünse de eninde sonunda hayat hatırlatıyor bunu yeniden... 
Tüm bunları bir anne özeniyle yapmayı başaran babalar da var elbette, onların da hakkını yemeyelim... 
Elbette yaptığımız her şeyi kanımızda canımızda büyümüş evlatlarımız için yapmak çok doğal... Bazı çocuklar ise kalbimizde büyüyebilirler, hayatlarına dokunmamızı bekliyor olabilirler... Bizim için yapması son derece kolay minicik bişey onların tüm dünyasını değiştirebilir. Sanırım en kıymetli anne-babalık bu olsa gerek... Sana emanet edileni koruduğun, kolladığın gibi başka bir emanete sahip çıkmak... Aynı bütünün parçası olduğumuzu hiç unutmamak... 

Malzemeler:
1 kg patates ( yaklaşık 7 adet, soyulup zar büyüklüğünde küp küp doğranmış)
2 yumurta
1 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
1,5 su bardağı un
1 pkt kabartma tozu
Tuz, karabiber, pulbiber

Yapılışı:
Yumurta, yoğurt ve yağı elde çırpıyoruz. Un ve kabartma tozunu birlikte eliyoruz. En son patatesleri ekliyoruz. Hepsini güzelce karıştırıyoruz. Bu ölçüler büyük yuvarlak borcam ölçüleridir. Ben yarım ölçü olarak kalp şekline kelepçeli kalıpta pişirdim.
160 derecelik SOĞUK fırında yaklaşık 1 saat pişiriyoruz. 

*Anneler babalar değil insanlık ölümsüz olursa hiçbir çocuk öksüz kalmaz...



3 yorum:

  1. Ah Betülcüm; canım kardeşim.. eksik olma, ne mutlu bana, senin gibi kadirşinas insanlar var etrafımda. Eğer bu tarifi uygulayan sensen, zaten eminim ki daha bile lezzetli olmuştur. Ellerine sağlık ablacım, sana da kuzucuğuma da afiyet şifa olsun:)

    YanıtlaSil
  2. Tekrar teşekkürler tarif için ablamm, nefisti gerçekten de...

    YanıtlaSil
  3. Peki peki, patatesleri haşlamadan mı koyuyoruz ?

    YanıtlaSil