1 Ekim 2013 Salı

Fırında Kabak Mücver



Uzun sayılabilecek bir süre ayrı kaldık yine. Ekleyecek onca tarif olmasına rağmen bir türlü başına geçip yazamadım. Biliyorsunuz iki kelam etmeden tarif eklemek içime sinmiyor. Burası her ne kadar bir yemek blogu olsa da paylaştığımız hayatın ta kendisi bir yerde.. Ve paylaşmak hakikaten çok zevkli birşey. Özellikle de harika geri dönüşler olduğunda gri havada süzülen güneş ışığı gibi sıcacık ve keyifli... Mücver sevmeyen çok az insan tanıyorum, zaten muhtemelen çok az insan vardır ve onları da ben bulurum :))) Yağda kızarmış mücveri ayrı bir yere koymak lazım, lakin kızartmalardan kaçınabildiğimiz kadar kaçınıyoruz artık hepimiz. Fırında mücver onun daha sağlıklı ve kolay versiyonu. Türlü denemeler neticesinde kendimce bir tarif oluşturabildim. Tarifte göreceğiniz kekun mücveri kekimsi ve pofuduk bir dokuya kavuşturuyor, ama onun yerine un ve çay kaşığının ucuyla kabartma tozu da bir seçenek. Kabartma tozunu hiç koymayabilirsiniz de. Sarımsaklı yoğurt bence mücverin en olmazsa olmazı. Kuzumun sarımsakla başı pek hoş olmasa da en azından yoğurtla yemeyi o da seviyor. Mücveri ince bir tabaka halinde yayabileceğiniz bir kap tercih edin ki kızartmaya yakın bir lezzet yakalayabilin. İsterseniz biraz beyaz peynir ilavesi de yapabilirsiniz, oldukça yakışıyor. Ben koymamayı tercih ettim. Akşam fotoğraf çekmenin en büyük dezavantajı yemekleri hakkıyla yansıtamamak, ama lezzetiyle bunu telafi edeceğinden şüphem yok. 
Onun dışında hayat güzel, okul koşturmacaları, haftasonu gezmeleri derken günler hızla geçiyor. Umarım sizin için de öyledir :) Henüz akşam menünüzü oluşturmadıysanız belki dolapta bekleyen kabakları bir de böyle pişirmek istersiniz:

Malzemeler:
2 orta boy kabak ( benimkiler 375 gr geldiler)
2 yumurta
3 çorba kaşığı süt
3 çorba kaşığı zeytinyağı
1 demet maydanoz ( incecik doğranmış)
1 demet dereotu ( incecik doğranmış)
4 sap taze soğan ( incecik doğranmış)
1 su bardağı sade kekun
2 çay kaşığı tuz

Yapılışı:
Kabakları rendeliyoruz. Robotta çekmeyin bence, mücverin dokusunu bozuyor. Yumurta ve sütü elde çırpıyoruz. Kabakların sularını elle sıkarak ekliyoruz. Yeşillikler ve yağı da ekleyip şöyle bir karıştırıyoruz. Kekun ve tuzu da ekleyip iyice karıştırdıktan sonra hafifçe yağlanmış bir fırın kabına ince bir tabaka halinde yayıyoruz. Önceden ısıtılmış 180-190 derecelik fırında kızarana kadar pişiriyoruz. Mutlaka sarımsaklı yoğurtla servis ediyoruz.

*Ben baharat kullanmadım ama seviyorsanız karabiber ve pulbiber ilavesi yapabilirsiniz. 
*Yaz yemekleriyle yaza artık veda zamanı, hele bugün İzmir resmen bir kış günü gibi... Herşey yerinde ve zamanında güzel; hayatımız için de öyle olsun... Mevsimsiz mutluluklarınız daim, hüzünleriniz bahar yağmuru gibi kısacık olsun :)) Mutlu haftalar... 


2 yorum:

  1. Kızartma belki daha lezzetli geliyor pek çoğuna ama bana çok ağır geliyor, o yüzden eziyet çekmemek adına direkt fırında yapıyorum, peynir de mutlaka koymaya çalışıyorum Betülcüm. Ellerine sağlık ablacım. Niloş'a da sevgiler..

    YanıtlaSil
  2. Evet ablacım gerçekten daha ağır oluyor. Peynir konusunda da katılıyorum, çook yakşıyor. Evde yapılan her şey güzel oluyor kısaca. Biz de seni çook öpüyoruz.

    YanıtlaSil